11 Temmuz 2014 Cuma

Hz. İsa (as)'ın Çarmıha Gerildiği Yanılgısı


Hz. İsa (as)'ın Sözde Çarmıha Gerilişi İddiası ile İlgili Dört İncil'de Yer Alan Çeşitli Çelişkiler

Günümüzdeki haliyle Hristiyanlık, Hz. İsa (as)'ın çarmıha gerildiği ve çarmıhta öldüğü, sonra tekrar dirileceği inancı üzerine kurulmuştur. Oysa bu bilgiler gerçekleri yansıtmamaktadır. Kuran'da da detaylı bir şekilde açıklandığı üzere, Hz. İsa (as) çarmıha gerilmemiş, dolayısıyla öldürülmemiş, henüz hayatta iken göğe yükseltilmiş, ahir zamanda tekrar yeryüzüne geri gönderilmek üzere Allah'ın Katına alınmıştır. Şu anda Hristiyan aleminin Hz. İsa (as)'ın çarmıha gerildiği inancını savunuyor olmasının sebebi, dört İncil'de geçen bazı çelişkili izahlardır. Ancak bu ifadeler, daha önce de değindiğimiz gibi, Hz. İsa (as)'ın Allah Katına alınışından sonra, 3. yüzyılda İncil'e eklenmiş veya yanlış yorumlanmış, kendi aralarında çok ciddi çelişkiler içeren ifadelerdir.

İncil'de Hz. İsa (as)'ın sözde çarmıha gerilişi, hemen önce ve hemen sonrası ile ilgili olaylar 4 kitapta farklılıklar barındırmaktadır. Öncelikle, 4 Kitap'taki bu çelişkili izahları inceleyelim: 

Hz. İsa (as)'ın çarmıha gerilmesi konusu ile ilgili İncil'deki çelişkili ifadeler

Haçı kim taşıdı?

Markos 15:21, Matta 27:32 ve Luka 23:26'da, haçı Sireneli Simun'un taşıdığına dair ifadeler yer almaktadır:
Dışarı çıktıklarında Simun adında Kireneli bir adama rastladılar. İsa'nın çarmıhını ona zorla taşıttılar. (Matta 27:32)
Yuhanna İncili'nde ise, haçı Hz. İsa (as)'ın kendisinin taşıdığı belirtilmektedir:
Askerler İsa'yı alıp götürdüler. İsa çarmıhını kendisi taşıyıp Kafatası –İbranice'de Golgota– denilen yere çıktı. (Yuhanna 19:17)

Çarmıha gerilen haydutlar (hırsızlar):

Markos 15:27-28, Matta 27:44, Luka 23:39-42 bölümlerinde, Hz. İsa (as)'ın sözde iki haydut (hırsız) ile birlikte çarmıha gerildiği söylenmektedir. Buradaki çelişki, Romalıların hiçbir zaman hırsızları çarmıha germiyor olmalarıdır.
İsa'yla birlikte, biri sağında öbürü solunda olmak üzere iki haydudu da çarmıha gerdiler. (Markos 15:27-28)
İsa'yla birlikte çarmıha gerilen haydutlar da O'na aynı şekilde hakaret ettiler. (Matta 27:44)

Hz. İsa (as)'ın sözde çarmıha geriliş saati ile ilgili çelişkili bilgiler:

Matta 27:45-46, Luka 23:44-46, Yuhanna 19:14-15 pasajlarında Hz. İsa (as)'ın sözde çarmıha gerilişi ile ilgili olarak saat on iki'den üçe kadar olan bir süre belirtilirken, Markos 15:25'de bu vaktin saat dokuz olduğu belirtilmektedir.
Öğleyin on iki sularında güneş karardı, üçe kadar bütün ülkenin üzerine karanlık çöktü. Tapınaktaki perde ortasından yırtıldı. İsa yüksek sesle, "Rabbim, ruhumu ellerine bırakıyorum!" diye seslendi. Bunu söyledikten sonra son nefesini verdi. (Luka 23:44-46)

İsa'yı çarmıha gerdiklerinde saat dokuzdu. (Markos 15:25)

Hz. İsa (as)'ın sözde son sözleri:

kiliseHz. İsa (as)'ın sözde çarmıha gerilişindeki son sözleri ile ilgili de dört İncil'de çelişkili bilgiler bulunmaktadır. Markos 15:34-37 ile Matta 27:46-50 pasajlarında, Hz. İsa (as)'ın şu şekilde seslendiği bildirilir:
Saat üçte İsa yüksek sesle, "Elohi, Elohi, lema şevaktani" yani, "Tanrım, Tanrım, beni neden terk ettin?" diye bağırdı. [Allah'ı tenzih ederiz.] (Markos 15:34)
Luka İncilinde ise Hz. İsa (as)'ın sözde son sözleri daha farklı ifade edilmiştir:
İsa yüksek sesle, "Allah'ım, ruhumu ellerine bırakıyorum!" diye seslendi. Bunu söyledikten sonra son nefesini verdi. (Luka 23:46)
Yuhanna İncili'nde ise bu konudaki açıklamalar tamamen farklıdır:
İsa şarabı tadınca, "Tamamlandı!" dedi ve başını eğerek ruhunu teslim etti. (Yuhanna 19:30)

Hz. İsa (as)'ın sözde gömülmesi sırasında deprem olması:

Bu açıklama, Matta İncili'nde geçmektedir:

O anda tapınaktaki perde yukarıdan aşağıya yırtılarak ikiye bölündü. Yer sarsıldı, kayalar yarıldı. Mezarlar açıldı, ölmüş olan birçok kutsal kişinin cesetleri dirildi. Bunlar mezarlarından çıkıp İsa'nın dirilişinden sonra kutsal kente girdiler ve birçok kimseye göründüler. (Matta 27:51-53)
Markos, Luka ve Yuhanna İncillerinde ise Hz. İsa (as)'ın sözde gömülüşüne dair çeşitli tarifler yapılmakta, fakat gerçekleşmiş olsa unutulması mümkün olmayacak olan böyle bir deprem olayından hiç bahsedilmemektedir.

Hz. İsa (as)'ın sözde gömülüşünün ardından gelişen olaylar:

Hz. İsa (as)'ın sözde gömülmesinin ardından gerçekleştiği iddia edilen olaylar dört ayrı İncil'de farklı şekilde anlatılmaktadır:
O anda tapınaktaki perde yukarıdan aşağıya yırtılarak ikiye bölündü. Yer sarsıldı, kayalar yarıldı. Mezarlar açıldı, ölmüş olan birçok kutsal kişinin cesetleri dirildi. Bunlar mezarlarından çıkıp İsa'nın dirilişinden sonra kutsal kente girdiler ve birçok kimseye göründüler. (Matta 27:51-53)
Başlarını kaldırıp bakınca, o kocaman taşın yana yuvarlanmış olduğunu gördüler. Mezara girip sağ tarafta, beyaz kaftan giyinmiş genç bir adamın oturduğunu görünce çok şaşırdılar. (Markos 16:4-5)
Taşı mezarın girişinden yuvarlanmış buldular. Ama içeri girince İsa'nın cesedini bulamadılar. Onlar bu durum karşısında şaşırıp kalmışken, şimşek gibi parıldayan giysilere bürünmüş iki kişi yanlarında belirdi. (Luka 24:2-4)
Bunun üzerine Petrus'la öteki öğrenci dışarı çıkıp mezara yöneldiler. İkisi birlikte koşuyordu. Ama öteki öğrenci Petrus'tan daha hızlı koşarak mezara önce vardı. Eğilip içeri baktı, keten bezleri orada serili gördü, ama içeri girmedi. Ardından Simun Petrus geldi ve mezara girdi. Orada serili duran bezleri ve İsa'nın başına sarılmış olan peşkiri gördü. Peşkir keten bezlerle birlikte değildi, ayrı bir yerde dürülmüş duruyordu. (Yuhanna 20:3-8)

Hz. İsa (as)'ın sözde çarmıha gerilmeden önce götürüldüğü yetkili makamların farklı olması:

Markos 14:53, Matta 26:57 ve Luka 22:54 İncillerinde Hz. İsa (as)'ın götürüldüğü yetkili makam Başkahin Kayafa olarak geçerken, Yuhanna İncil'inde bu makam Başkahin'in kayınbabası Hanan olarak geçmektedir.
İsa'yı görevli Başkâhine götürdüler. (Markos 14:53)
İsa'yı tutuklayanlar, onu Başkâhin Kayafa'ya götürdüler. (Matta 26:57)
İsa'yı tutukladılar, alıp Başkâhinin evine götürdüler. Petrus onları uzaktan izliyordu. (Luka 22:54)
Onu önce, o yıl Başkâhin olan Kayafa'nın kayınbabası Hanan'a götürdüler. (Yuhanna 18:13)

ceylan
(İsa) Dedi ki: "Şüphesiz ben Allah'ın kuluyum. (Allah) Bana kitabı verdi ve beni peygamber kıldı." (Meryem Suresi, 30)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder